Archive | Mart 2014

İÇİNDEKİLERİ SÖYLEMEZSEN NE KALIR GERİYE …

İçindekileri söylemezsen , biriktirirsen , söylemekten korkarsan , çekinirsen , söyleyemediğin için pişman olursan kendine yararın değil , zararın olur . Söyleyemediklerin yüzünden hasta olursun , unutma ki ; hiçbir şey , hiç kimse senden daha önemli – daha değerli değil . Söylemek istediğin , içinden gelen ne varsa söyle , kurtul – rahatla bırak karşında ister iyi ister kötü cevap versin . Hayatta hiç bir şeyden korkma . Şu dünyaya bir kere geliyoruz ve yarın ne olacağımız , ölüp – yaşayacağımız bile belli değilken , ufacık şeyleri dert etmeye ne hacet var . Biz ki insanız ve içimizdekileri söylemek en doğal hakkımız . Hem sen içindekileri söylemezsen ne kalır ki geriye …

ÇOK ŞEY SÖYLEMEK İSTİYORUM ;

Çok şey söylemek istiyorum.
Bağıra çağıra, haykırarak…
Hiç kimseyi
Ve hiç bir şeyi umursamadan
Söylemek istiyorum içimdekileri.
Bir şey engel oluyor.
Bir his belki
Yada başka bir şey
Ama engel oluyor işte.
Susuyorum !
Bazen sessizliğe.
Bazen sensizliğe..!
Sana Gel Demek İçin Dile Dudağa İhtiyaç Yok…
Sol Yanım Çağırıyor Duymuyor musun….

    – Sunay Akın

Bir Ruhu Sevmek Başlı Başına Mucizedir …

Neşeler içerisinde yüzüyor bedenlerimiz zaman zaman, aşkın hazzı karşısında eridiğide olmuyor değil,şüphesiz ki aşk yakalayabilen için nimet değerindedir. Bir ruhu sevmek ise başlı başına bir mucizedir. Bir ruha, ruhunu sunmak bunca zaman onun için yaşadığını bilmek ise apayrı şeydir. Dışa vurulamayan çok şey var hayatta, zaman gözümüzün önünden kayıp giderken ardımıza baktığımızda hayıflanan bir ruhun kalacağı kesin, kimse aşkı tam olarak dolu dolu yaşayamaz.  Bu günümüz zamanımızda insanlara yada sevdiklerimize karşı olan güvenimizide kaybetmemizden doğmuş olabilir. Hayata bakıyoruz önümüzden boylu boyunca geçen çiftlere bakıyoruz, artık sıkılmadık mı yalnızlıktan sizce neyi eksik yapıyorduk bunca zaman, kafamızda ister istemez sorular şekillenmeye başladığı zaman işte o bitip tükenmeyen aslında henüz yaşanmamışta olsa aşkın değerini ve varlığını gösteren döngüye kapılmışızdır demektir.Bu beni bizi yada sizi korkutmamalı, aşıksanız sonuna kadar gidin. Kendimden örnekler sunacak olursam şayet aşk yada aşksızlık bende büyük bir kayıp,deliler gibi kimseyi sevmedim ama sevseydim  eminim onun için delirirdim. Bir ruhu istemek bir ruhu özlemek bir ruhu düşünmek onunla yaşadığını yaşlandığını bilmek, koca evde onun salınan gölgesini izlemek yatağı ısıttığını bilmek, arkanı döndüğünde hemen ardında onu görmek bunlar paha biçilemez şeyler, dağ gibi olmalı,yanımda durmalı, varlığıyla beni en olmayacak dünyalara savurmalı çok şey istememek lazım hayattan, en olmayacak dualara ise amin demeyi bırakmalı insan, aşka olan özlem tüm aşksızlarda vardır ve olacaktırda eminim bundan, Tanrıdan umut kesilmez bizler beklentilerimizi yüksek tutmadıktan sonra hayatta eminim yanlışlarda yapmayız ard ardına, ve ekliyorum, ben senin gözlerini sevmedim,ben senin ellerini sevmedim, ben senin yüzünü yada güzelliğini sevmedim,ben senin yakışıklılığına yada güzelliğine aldanmadım, ben senin ruhunu sevdim yalnızca varlığını sevdim,var olup kalbime her fırsatta dokunmalarını sevdim, bir masa iki sandalye yeterliydi oysa yuva kurmaya, birinde sen ötekinde ben

      -Edibe Toğaç…